27 Mart 2010 Cumartesi




günün şarkısı "ADINA DA DERLER SEX"
























günün karşıyaka fotoğrafı



gözümüzün aşina olduğu bir fotoğraf. evet bizim evin sokağının girişi. benim hoşuma giden palmiyeler aynı yerde aynı sayıda ama minicik. ne güzel.


Altuğ Akın nın Birgün Gazetesindeki "Geçem hafta"gerçekten"neler oldu?" başlıklı yazısı yayınlandı.

Manu'nun hangi iki satırının bahsedilen satır olduğu, ve geçen hafta gerçekten neler olduğu ise gizemini korumaya devam ediyor.

17 Mart 2010 Çarşamba

Yunanistan`da aralarında Başbakan Kostas Karamanlis`in de bulunduğu üst düzey yaklaşık 100 kişinin cep telefonlarının dinlenmesi olayının yankıları sürüyor. Hükümet sözcüsü Teodoros Rusopulos, olayın arkasında yüksek teknolojiye sahip herkesin olabileceğini belirtti. Telefonları dinlenenler arasında, Karamanlis`in yanı sıra Dışişleri Bakanı Petros Molivyatis, Savunma Bakanı Spilyos Spilyotopulos ve Atina Belediye Başkanı Dora Bakoyani`nin bulunduğunu açıklayan sözcü, olayın, Vodafone adlı cep telefonu şirketinin 10 Mart 2005 tarihindeki rutin kontrolü sırasında sistemdeki yönlendirme sisteminin hizmete açılmamış olmasına rağmen kullanıldığının fark edilmesi üzerine ortaya çıktığını belirtti. Olayı kamuoyuna duyuran Ta Nea gazetesi, güvenlik güçleri ve adli makamların söz konusu dinleme olayına ilişkin soruşturmalarını yaklaşık bir yıldır sürdürdüklerini yazmıştı. Gazete, 2004 Atina Olimpiyatları`ndan önce başlayıp Mart 2005`e kadar süren dinlemenin, bazı abonelerin mesajlarının gönderdikleri numaralara ulaşmamasından kaynaklanan şikayetleri üzerine yapılan kontrolde ortaya çıktığını da öne sürmüştü. Atina, aa
______________________________________



yunanistan'da, geçen yıl şubat ayında, Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis ve üst düzey yetkililerin aralarında bulunduğu yaklaşık 100 kişinin cep telefonlarının dinlenmesi olayına adı karışan GSM operatörü Vodafone'a, 76 milyon Avro para cezası verildiği bildirildi.

Atina Haber Ajansı (ANA), Haberleşme Gizliliğini Koruma Kurulu (ADAE) tarafından, aylar süren araştırmalar sonucunda bugün alınan karar çerçevesinde, Vodafone'a söz konusu para cezasının verildiğini duyurdu.

ADAE'nin Vodafone'a verdiği 76 milyon Avro cezanın 15 milyon Avro'sunun, araştırma ve soruşturmayı zorlaştırdığı ve ADAE'ye gelişmeler için bilgi vermediği gerekçesiyle, geri kalan kısmının ise dinlenen telefon başına belirlenen miktar üzerinden verildiği kaydedildi.
Bu arada Yunan basın-yayın organları, Vodafone yetkililerinin, ADAE'nin verdiği para cezası için yargıya başvuracaklarını açıkladıklarını duyurdular.

Telekulak krizi, başbakan Kostas Karamanlis ve üst düzey yetkililerin aralarında bulunduğu yaklaşık 100 kişinin cep telefonlarının dinlendiğini ortaya koyması bakımından Atina'yı karıştırmıştı.

''Ülkenin siyasal bir depremle sallandığını'' yazan ve olaya ''Vodofongate'' adını yakıştıran Yunan basını, 2004 Atina Olimpiyatları öncesinden 10 Mart 2005'e dek ''devletin zirvesinin'' dinlendiğini yazmıştı. Yaklaşık 100 telefonun dinlenmesinde kullanılan 14-16 telefonun hizmet aldıkları antenlerin, Atina'nın merkezinde konumlandıklarını belirten Yunan basını, cep telefonu operatörü Vodafone'un izleme faaliyetini farkedince, bu faaliyete olanak sağlayan yönlendirme mekanizmasını durdurduğunu ve böylece sisteme yerleştirilen korsan programın silindiğini, bu işlemin izlemeyi gerçekleştiren telefonlara ulaşılamaması sonucunu doğurduğunu kaydetmişti.
aa
Yayın Tarihi : 14 Aralık 2006 Perşembe 21:43:20
________________________________________________

Yazı boyutunu büyütmek için Yunanistan`ın en büyük çok uluslu şirketlerinden Intracom Group bünyesinde yer alan Intracom Telecom ile Vodafone`un Telsim hisselerinin yüzde 10`nunu satın alma görüşmelerinde son aşamaya gelindiği belirtildi. Intracom İş Geliştirme Müdürü Pantelis Varlamos, `Intracom ile Vodafone arasında daha öncesinde bir takım ortaklık ilişkileri oldu. Telsim hisselerinin yüzde 10`unun alınması konusunda görüşmeler sürüyor. Anlaşmada son aşamaya gelindiğini ancak ne zaman sonuçlanacağı konusunda henüz kesinleşmiş bir tarih bulunmadığını söyleyebilirim` diye konuştu. 5. Türkiye, Hazar ve Orta Asya Telekom ve Bilgi Teknolojileri Konferansına katılmak üzere Türkiye`de bulunan Varlamos, `Bu etkinliğe katılmak için Vodafone yetkilileri de buradalar. Türkiye ve çevresindeki ülkeler telekomünikasyon alanında oldukça önemli potansiyele sahipler. Biz de burada bulunduğumuz sürece Türkiye, Kırgızistan, Tacikistan, Kazakistan gibi ülkelerin yetkilileri ile bir araya gelerek daha fazla işbirliği için yollar arayacağız` dedi. Vodafone`nun Yunanistan`da Intracom`a ait Panafone Telekom şirketine önce ortak olduğu daha sonra ise tamamen satın aldığı ve bu satın alma ilişkisinden dolayı Vodafone`nun kendilerine tanıdığı bir opsiyon bulunduğu belirtildi. Intracom`un Telsim ilgisinin bu opsiyondan kaynaklandığı ve süresinin mart ayı sonunda dolduğu, Intracom`un sahibi Socrates Kokalis`in bu konudaki kararını bildirmek için 2 hafta ek süre istemişti. Intracom yetkililerinin konferans süresince Türkiye pazarına ilişkin incelemelerde bulunacakları ve kararın bundan sonra verilebileceği kaydedildi. Bugün Kaynak:Haber7

________________________________________

Yunanistan'la Anlaştıkları Söylenebilir. yunanistan Bunlara Vereceği Az Ceza Karşılığında Türkiye'deki Dinlemeden Pay İstemiş Olabilir.
İşte İstihbarat "Nurullah Aydın" syf;482





13 Mart 2010 Cumartesi

yetkindilaraparisseyiri-1-

Günün Şarkısı

Alice Harikalar Diyarında

Dün akşam, fırlo, emel, dilaracım ve ben filmi izlemeye gittik. daha bilet alma aşamasındayken büyük bir hayal kırıklığı ile karşılaştık ki İzmir'de film orjinal dublajıyla gösterilmiyor. bütün sinemalarda Türkçe dublajlı. yine de tim burton, jhonny depp, 3d gösterim söz konusu olunca bir izleyelim dedik. daha ilk sahnede Alice küçük bir kız iken gördüğü rüyayı babasına Türkçe anlatmasıyla büyük bir hayal kırıklığı oldu. Alice, ingiliz bir ailenin kızı ve Londra'da yaşıyor. dolayısıyla benim sevdiğim güzel bir ingiliz aksanını duymaktan mahrum kaldık. sanıyorum filmi Türkiye pazarına verenler filmi sadece çocuk izleyicilerin görmek isteyeceğini düşünüp hiçbir sinemaya orjinalini vermemiş. büyük rezalet.

3d teknolojisi bu tip fantastik kurgulara çok başka bir hava veriyor. zaten mekan harikalar diyarı olunca iyiceden kopmuş. film de özellikle Alice in izini süren av köpeği karakteri harbiden uçmuş. en çok ismini hatırlamadığım bu köpeği beğendim. nedenini bilmesemde bazı sahnelerde çok sıkıldım. gereksiz uzun geldi bana.

karakterlerden biri mavi tırtıl. ha babam nargile içip kafası güzel yaşlı zenciler gibi bilgiçlik taslıyor. nargileyi diğer karakterlerden birine ikram ettiğini görmedim. Alice gelmiş başka alemlerden . sor bakalım kıza "bir fırt ister misin? bu ortam başka türlü çekilmez. bütün hayvanlar konuşuyo. sonra bi şapkacı var. dikkat et falan yok" anca bilgiçlik taslasın. ibne tırtıl kafasına göre takılsın.

bununla birlikte çoğu sahnedi ön plana çıkarılan renkli büyük mantarlarda da bence masalın yazarı hakkındaki şaibeli görüşlere bir gönderme var.

Helena Bonham Cartel , namı değer kırmızı prenses, enfes bir oyunculuk sergilemiş. kendisi olmasa bence film iyice tırtlarmış

ben bir film eleştirmeni değilim. çok uzatmaya gerek yok. film denk gelirse izlenir mi? izlenir.
saygılarımla. yet
filmin orjinal sitesi:
http://www.imdb.com/title/tt1014759/

11 Mart 2010 Perşembe

"yetkin fotoğraf makinesi almak istiyorum."-1

yaklaşık 1,5 yıldır çeşitli dostlarımın fotoğraf makinesi alma konusunda sorularını dinliyorum. sormadan çok yanlış marka modellere çok fazla para ödeyenleri gördüm. hiçbir özelliğini kullanamadan o pahalı makinaların yerini unutanlara tanık oldum. ve nacizane bu yazıyı kafamda derledim.

fotoğraf makinesi (fm) alırken öncelikle şu düşünceden sıyrılmak gerekir.

pahalı fm daha güzel fotoğraf çeker.

bizim belirlememiz yanıtlamamız gereken soru ise; "Ne fotoğrafı çekmek için fm alıyorum?"

fotoğraf çekmek için temel ihtiyaç ışıktır. ışığın biz istemediğimiz halde az olduğu durumlarda ek ışık kaynağı gerekir. bu da her fm bulunan flaştır. bir lambadan ibarettir ve flaş ne kadar büyükse o kadar çok ve güçlü ışık verir.
tabii ki flaşsız fotoğraflar doğal renklere daha yakın olacağı için gözümüze daha hoş görünür.

bunları anlatmamım nedeni ise; eğer ortam ışığı yeterli değilse, flaş kullanmazsak ya da yetersiz geliyorsa, bunlarla birlikte bir sehpamızda yoksa az ışıklı çektiğimiz fotoğraflar fm namız ne kadar pahalı olursa olsun istediğimiz gibi görünmeyecek. fm nın fiyatına endeksli bir durum değil yani.

sorumuzun yanıtını gelelim. daha ziyade anılarımızı saklamak için fotoğraf çekeceksek. çantamızda taşıyabileceğimiz, hafif, kullanımı hızlı ve kolay bir fm yeterli olacaktır. hadi bilgisayarımıza attığımızda çözünürlük iyice olsun dersek Canon IXUS 95 IS i öneririm. bilge, murat, bora :) çetin ailesine önermiştim. almışlar, bende gördüm makineyi. gayet güzel.
http://www.letsgodigital.org/tr/22126/canon-ixus-kamera-incelemeleri/ sitesinden türkçe olarak özelliklerine bakabilirsiniz.

bir sonraki sefere "bilader ben profesyonel fotoğraf makinesi almak istiyorum." diyenlere nacizane fikirlerimi sunabilirim. belkide sunmam.

saygılar.


10 Mart 2010 Çarşamba

deve guresi


EGE'NİN DEVE GÜREŞİ ŞENLİKLERİ Yazar : İhsan Yakut Yayın Evi : İzmir Büyük Şehir Belediyesi Kültür Yayını Tel 0(232) 482 11 70Konusu : İhsan Yakut'un belgesel çalışması Orta Asya'dan Anadolu'ya Develer konusuyla başlıyor. Bir Ege Şenliği, Deve Güreşlerinin Tarihi, Ankara, İstanbul, İzmir Deve Güreşleri, Ağızbağcılar ve Kontrolcülr, Urgancılar, Deve Güreşi Oyunları, Maya, Havut ve Çanlar, Havut Töreni gibi ara başlıklar taşıyor. Siyah beyaz fotoğraflarla süslenen kitapta nam salmış develer, Ödüller, Halı gecesi, Hakemler, Güreş Alanı, Cazgır, Deve Güreşleri ve Turizm konularına varıncaya kadar konuyla ilgili tüm bilgiler yer alıyor. Yayına Çıkış Tarihi : Mayıs 2009Kitabın Boyu : Kent Kitaplığı Dizisi 63 16,5x23 cm 168 sayfa

bir dönem ben askerden mi geldim, askere gidiyorum tam emin değilim. sermet kardeşimizin babası yukarıdaki kitabın yazma aşamalarında. birgün sermetlerin araba ile bizden rica etti aydın yöresinde; köy ve kasabalarda deve güreşi üzerine bazı fotoğraflar istedi. vay efendim, ağız bağlayıcı ali dayı varmış, o nun fotoğrafını arıyoruz.

germençik yöresinin bir kahvesine girdik. gündüz vakti derme çatma köy kahvesinde arabayı, fotoğraf makinasını bizim şekilleri görünce ilgi alaka geldi. olayın ilginç tarafı köy kahvesinde televizyon açık vhs kasetten maç izler gibi arkadaşlar oturmuş geçmiş yılların deve güreşlerini izliyip yorum yapıyorlar. belki 500. kez izledikleri güreşi ufacık kavede saniye saniye yorumluyorlar.

biz meramımızı anlattık. bir tanesi çıktı dedi ki " ben bu yöreyi bilirim sizi gezdideyim" tabii ki fotoğrafta gördüğünüz iri abi bu kararı aldı. aşağıdaki 2. fotoğrafta biz arabada bir yerden bir yere intikal halindeyken, abinin clio marka arabamızın ön koltuğunda oturduğunu belirtmek isterim. ömrümde gördüğüm en iri insandı. kendisinin ismini şuan hatırlamıyorum ve hatırlamadığım için pek üzgünüm. o sıcak günde kendisine göre minicik arabada bize yol gösterdi, evlere, ahırlara, develerin yanına soktu. sağolsun.

o zaman tabii makineler mekanik. ahırda çektiğim deve fotoğraflarını hiç basmadım. negatifleri de sermete verdim. (kitap için)bi sorayım. belki saklamışlardır. yazının da devamı gelir.

fotoğraflar çekildi. ağız bağlamacı ali dayı çok olmuş öleli. kendisinin torunundan bir fotoğrafını bulduk o nu kopyaladık. o zamandan 2009 olmuş kitap yayınlandı. benim çektiğim fotoğraflarda kitapta yerini almış. İhsan Amca sağolsun bir kitabını imzalayıp göndermiş .

9 Mart 2010 Salı

ön koltuk


fotoğrafları ben çektim. şimdi biraz geç. hikayesi arkası yarın.

not: sermet ve bülent iriliği ile bilinir. fotoğraftaki abiyi diyerleriyle bir ölçün.